Çiğdem Yıldız / Miss Village Markası Kurucusu
Temiz İçerikli Doğal Kişisel Bakım Ürünleri
Röportaj: Sevil Balaban / sevil.balaban@nyxdergi.com
Temiz içerikli doğal kişisel bakım markası Miss Village ‘in kurucusu Çiğdem Yıldız Türkiye’nin en gözde okullarında eğitim almış. Galatasaray Lisesi, sonrasında da Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü’nden mezun olmuş. İşletme, pazarlama alanında kendini geliştirmek için gittiği İngiltere’de istediği eğitimleri tamamlayıp Türkiye’ye döndükten sonra Eczacıbaşı Holding’de çalışmaya başlamış. Farklı şirketler ve projelerde çalışarak geçen 20 senelik kurumsal hayatın ardından, artık doğalı korumak, doğaya dönmeye karar vermiş.
2010 yılında başlayan çalışmalarının meyveleri 2018 yılınınTemmuz ayında sentetik kimyasal içermeyen, doğal, temiz kişisel bakım ve kozmetik ürünler olarak ortaya çıkmış.
Çiğdem Yıldız’la yaşadığı bu süreci ve kişisel bakım ürünleri üreten şirketi Miss Village hakkında konuştuk.
Eğitimleriniz ve mesleğiniz çok farklı bir alanda. Kozmetik sektörü ne zaman ilginizi çekmeye başladı?
Ailem Balkan Göçmeni… Doğal yeme, içme bizim aile geleneğimiz… Ben de her türlü sebze yi, meyveyi, bitkiyi, bana gelen çiçeği bile ezip, kurutup, kaynatıp yer, içer, sürerim küçüklüğümden bu yana. Özellikle bugün pandemiden sonra herkesin bizim gibi ekşi mayalı ekmeğini, salçasını kendi yapar hale geldiğine çok memnun oluyorum açıkçası. Bu arada annemin babaannesi de Makedonya’da yaşadıkları kasabanın ebesi, şifacısıymış. Hem böyle bir ailede büyümüş olduğum, hem de çocukluğumdan beri zaman zaman ciddi sağlık sorunları yaşadığım için doğal olarak bu tarafa kaydı hayatım…
Miss Village, şehirde doğal yaşam ritüellerine uygun, sağlıklı ve doğal bakımla yaş almanın mümkün olduğunu ifade eden bir marka aslında!
Miss Village fikri nasıl doğdu, bize hikayenizden bahseder misiniz?
Eczacıbaşı Holding’de çalışmaya başladıktan 1,5 sene sonra, 30 yaşımda çocukluğumdan gelen sağlık sorunum sebebiyle bir ameliyat geçirdim. O ameliyatta bacak ana sinirim kesildi ve yürüyemez hale geldim, işten ayrılmak zorunda kaldım. Hayatımın 2 senesi fizik tedavilerle geçti. Aklımdaki tek cümle “Sağlığın verdiği güzellik!” o dönemde.
Şimdi markamın sloganı olarak kullanıyorum bunu, İngilizcesi “Healthy Beauty” yi de logomla birlikte tescilledim hatta. O iki sene, doğal yaşam, çevre sağlığı, katkı ve koruyucular, sağlığımıza, doğaya etkileri, bilinçli tüketici olmak, ürünlerin içerik, hammadde bilgisi konusunda eğitimler alıp, okuyup derinleşme ve kendimi geliştirmeye fırsat bulduğum çok değerli bir dönem oldu benim için.
Doktorlar çok umut vadetmedi yürüyeceğime dair ama hayata bağlılığımla, disiplinli bir çalışmayla, haftada 4-5 gün fizik tedaviyle yürüdüm ve iş hayatına döndüm. Türkiye’nin ilk mobil pazarlama şirketinin kuruluşunda çalışmaya başladım ve Unilever’in Lipton Ice Tea markası için yine Türkiye’nin ilk mobil pazarlama projesini orada yönettim.
Mobil pazarlama ve teknolojiyi pek kimsenin bilmediği zamanlarda bu alanda Doğan Holding’de, Vodafone’da ve daha sonra 2010 yılında ayrılıp kurduğum şirketimde uzun yıllar Kurumsal Pazarlama alanında pek çok önemli proje yönettim. Ama aynı dönemde 2011 yılında bir yandan da Miss Village markasının tescilini aldım. Bugünler için hazırlanmaya devam ediyordum. Her şey resmi, düzgün ve kitabına uygun olsun istiyordum ve 2018 yılının Temmuz ayında artık hazır olduğuma karar verdim. İlk ürünlerimi duyurdum.
Ürünleriniz hakkında biraz bilgi verir misiniz? Hangi kategorilerde ürünleriniz var?
En çok sevilen ürünlerim doğal yapıtaşımız Collagen’in değerinin anlaşıldığı bugünlerde Collagen Booster Seti ve aydınlatıcı, nemlendirici, hücre yenileyici etkisiyle Immortelle Brightening Serisi. Bunun yanında tamamen doğal, sentetik kimyasal içermeyen nemlendirici, sabunlar, şampuan ve tonikler de var.
Ürünlerinizin içeriklerinde herhangi bir katkı maddesi veya koruyucu var mı?
Ürünlerimiz tamamen doğal içeriklerden hazırlanıyor. Sentetik esans, renk kullanılmıyor hiçbir üründe. Tümü hijyenik laboratuvar ortamında üretiliyor. Bitkisel veya doğal bazlı katkılar kullanmak baştan bu yana en hassas olduğum konu diyebilirim…
4 Şubat her yıl Dünya Kanser Günü olarak anılıyor ve yayınlanan 113 kanser sebebi sentetik kim yasaldan 11 tanesi kozmetik sektöründe renklendirici, ağartıcı hatta nemlendirici gibi maddeler ola rak kullanılıyor ve düşünün ki kullananlar bunu en büyük organ olan derimizden her gün az miktarlarda da olsa alıyor. Bugün 50 yaşımdayım ve 40 yaşımdan sonra tek yapmak istediğim bu ürünlere mecbur kalınmasın diye, kadınlara temiz alternatiflerle yaşamanın yolunu açmak için ürünler yaratmak… Hem insana hem de yarattığımız atıklarla dünyaya verdiğimiz zararı hoş görmek hele bu dönemde hiç birimiz için mümkün değil.
Anlattıklarınız çok etkileyici. Peki ürünlerinize nasıl ulaşabiliriz, nerelerden satın alabiliriz?
Şu anda pandemi sebebiyle Missvillage.com.tr, Instagram mağazamız ve son 6 aydır da Tendyol’da satışımız var. Ürün deneme imkanı ve insanlarla bir arada olma imkanı bizim sektörde pandemi döneminde sınırlı olduğu için bir süre daha bu şekilde devam edeceğim ne yazık ki. Ancak bu günler geçecek ve güzel planlarla tekrar bir araya geleceğiz eminim!
Bu arada madem ki pandemi sebebiyle müşterilerimizle bir araya gelemiyoruz web sitemizden, whatsappten veya Instagramdan sordukları soruları en kısa zamanda cevaplandırıp ihtiyaçlarına uygun ürünü önerebiliyor olduğumuzu da paylaşmak isterim.
Piyasada doğal içerikli olduğunu söyleyen çok fazla cilt bakım ürünü var, tüketici neden sizi seçmeli?
İki önemli farkımız var burada. Birincisi reçeteleri hazırlarken kullandığımız doğal, sağlıklı hammaddeler ve üretim yaptığımız laboratuvarlara bakarak söylüyorum ürün kaliteleri ve içerik zenginlikleri açısından çok değerli ürünler üretiyoruz. Benzer ithal ve doğal içerikli ürünleri bir düşünelim. Kendi ülkelerinde yaklaşık 50-100 Eurolara yani kendi para birimleriyle 50-100 liralara satılan bu ürünler bizim ülkemizde artan kur, ÖTV ve gümrük vergisi gibi sebeplerden oldukça yüksek fiyatlarla satılıyorlar ancak ödenenin çoğunluğu ürüne değil vergi ve kur farkına gidiyor.
İkinci konu ise çok daha önemli. Bizlerin tük eticinin bilinçlenmesini sağlamak zorunda olduğumuz bir konu daha var. Ürünlerde Sağlık Bakanlığı onayı ve testlerini yapmış, güvenilir içerikli marka çok az…
Miss Village hem kaliteli ve zengin içerikli hem de Sağlıklı Bakanlığı onaylı, testleri yapılmış sayılı temiz markadan biri… Çevreye, insan sağlığına değer veren yerli, kaliteli kozmetik ve kişisel bakım ürünleri üretmek benim en büyük motivasyon kaynağım.
Gittikçe artan hijyenik olmayan koşullarda, kısa süreli kurslar sonrasında kozmetik ve kişisel bakım markası olarak ortaya çıkan sosyal medya markaları ve ürünlere özellikle pandemi sonrası dikkat etmek ve uzak durmak çok daha önemli artık.
Ürünlerinizi geliştirirken hayvanlar üzerinde test yapıyor musunuz?
Hayvan testleri kesinlikle yapmıyoruz. Üstelik hayvan dokusunda yapılan deneylerin insan dokusu üzerinde çok faydası olmadığı konusunda araştırmaların da gittikçe arttığı bir dönemde bunu kabul etmek mümkün değil benim için…
Tam tersi her ay gelirimizden bir kısmını hayvanların bakımı, tedavisi ve kısırlaştırılmaşı için bireysel olarak ve derneklerle çalışmalara ayırıyoruz.
Ürünleriniz hangi yaş için uygun?
En iyi kendimi ve kendim gibi kadınların ihtiyaçlarını bildiğimi düşündüm başlarken. 2010’da 40 yaşımdaydım şimdi 50… Başta kendim ve benim gibi, cilt bakım ürünleri kullanan ancak kendisi ve sevdikleri için sağlıklı yaşamaya önem veren, bilinçli, kültürlü, araştıran kadınlar için ürünler üretmeye çalışıyorum.
Benim amacım özellikle olgunlaşma döneminde kadınlara doğal ve doğru ürünler kullanarak daha ekonomik ve daha az hasarla yaş alınabileceğini göstermek, çeşitli estetik işlemlere çok gerek duymadan yaşamak. Herkesin birbirine benzemesi yerine nasıl sağlıklı, kendine özgü ve güzel kalabileceğini gösteren bir örnek olmak diyebilirim.
İstanbul Ticaret Odası’nın Yükselen Markalar Projesi’nde yer almışsınız. Nasıl bir projeydi biraz bahsedebilir misiniz?
Yükselen Markalar Projesi İstanbul Ticaret Odası’nın kadın girişimciler için düzenlediği bir proje. Bur ya başvuran kadın girişimcilerin markaları arasında yükselen marka olma yolunda ilerleyen aralarında
benim de olduğum 400 marka seçildi önce… Mesleki açıdan çok değerli eğitimciler tarafından verilen eğitimler sonrasında değerlendirmeler yapılarak devam ediliyor projeye… Bu eğitimlerin sonrasında
seçilen kadın girişimcilere özel desteklerle ihracat yapma yolunda ilerlemeleri sağlanacak. Heyecanla çalışıyoruz şu anda!
Son olarak bahar aylarına girmek üzereyiz. Kış soğuğundan olumsuz
etkilenen cildimizi canlandırmak için neler yapmalıyız?
Cildin en önemli ihtiyacı önce temizlik ve sonra nem. Az sayıda ve az miktarda ürün öneriyorum her zaman. Collagen serisi bu yüzden çok önemli aslında! Bugün artık sadece cildimizin değil tüm organlarımızın yapıtaşının sudan sonra ikinci olarak Collagen dokusu olduğunu biliyoruz. Yaklaşık 35 yaşımızla birlikte Collagen dokumuz özellikle de menopozla %35’lere kadar düşüyor. Bu da cildin nemini, elastikiyetini azaltan bir etkiye sahip.
Kışın soğuklarda ve hatta yazın klimalı ortamlarda cildin ihtiyacını içeriğindeki Collagen ve nem ajanı Hyaluronic Acid’le destekleyen Collagen Booster serisi cildin bu hayati ihtiyaçlarını karşılamakta
önemli bir destek oluyor.
Yumuşak, doğal içerikli kurutmayan bir sabunla temizlik sonrası yaşa göre seçilmiş bir seri veya olgun ciltler için Collagen Booster serisinin toniği ve nemlendiricisini sabah ve akşam az miktarda kullanmak özel bir problemi olmayan pek çok cilt için yeterli geliyor bu anlamda…