Serra Türker Bayır – MISELA / Kurucu ve Kreatif Direktör
Röportaj: Nurgül Eryıldır Güay / nurgul.eryildir@nyxdergi.com
Misela’nın 15 yıllık yolculuğunu kutlayan “Crafting Realms” sergisi, 24 Kasım – 10 Aralık tarihlerinde Galata Rum Okulu’nda ziyarete açıldı. Misela’nın ustalıkla işlenmiş tasarımlarını yapay zekanın sınırsız imkanlarıyla birleştiren sergi, sanat v e moda arasındaki ilişkiyi yeniden tanımlayarak gelenek ve yeniliği bir araya getirdi.
MISELA markasının kurucusu Serra Türker Bayır ile MISELA markasını ve yapay zekanın moda endüstrisindeki geleceğini konuştuk.
MISELA markasının ortaya çıkışı ve yolculuğu hakkında bize biraz bilgi verebilir misiniz?
Misela markası 2008 yılında New York’ta yaşarken, İstanbul’a ait bir çanta markası yaratma hayaliyle ortaya çıktı. Hedefim modanın değişken akışına karşı zamansız, renklerle ve desenlerle bir eklektik dünya yaratan bir marka olmak vardı. İlk mağazamızı 2012’de açtığımız günden beri kendini yenileyen ve büyüten bir Türk markasıyız.
MISELA’nın tasarım felsefesi nedir? Hangi unsurlar ve değerler markanın tasarımlarını şekillendiriyor?
Misela üç kız kardeşin isminden oluşan bir marka ve logomuz da bu nedenle üç hilalden oluşuyor. Bu
kullanılan motif tarihte çintemani motifine gönderme yaparak, bereket, güç ve koruyuculuk anlamını
içinde barındırıyor. Misela’nın tasarım felsefesinin en başında ise zamansız bir marka olması var ama bu dünyayı da kullandığımız desenler ile yar atıyorum.
MISELA çantalarının benzersiz özellikleri nelerdir? Hangi malzemeler ve üretim tekniklerini tercih ediyorsunuz?
Misela’nın en ayırt edici özelliği kullandığımız desenler. Her çantamızda desenle ilgili bir ilişki var ve özellikle de ‘Made-to-Order’ koleksiyonun herkes tarafından rahatlıkla tanınan balıksırtı desenimiz. Bu desenin ailesindeki modeller ve diğer deri grubumuzdaki modellerimizin hepsi kendi atölyemiz bünyesinde üretiliyor. Her ‘Made-to-Order’ ürünümüz için ise kişiye özel üretim yapıyoruz.
Misela’da koleksiyonlara göre farklı deri, kumaş ve aksesuarlar kullanılmaktadır.
Sürdürülebilirlik MISELA için ne kadar önemli? Bu konuda neler yapıyorsunuz?
Zamansızlık ilkesinden yola çıkarak aslında hızlı tüketim dünyasının aksine daha uzun kullanılabilecek
parçalar tasarlamak benim için çok önemli, o nedenle Misela’nın sürdürebilirlik misyonunu desteklediğine inanıyorum.
Geçtiğimiz ay 15. yılınızı benzersiz bir sergi ile kutladınız. Yapay zeka destekli bir sergi fikri nasıl doğdu? Alphan Eşeli ile yollarınız nasıl kesişti?
Beraber çalıştığımız, ISTANBUL’74 bünyesindeki kreatif ajansımız ‘74STUDIO ile beraber 15. yılımıza özel bir şey yapmak üzerine yola çıktığımızda, kurucu ortaklarından olan Alphan Eşeli’nin ESCAPE Magazine için yar attığı yapay zeka kampanyasına hayran kaldım. Böylelikle daha önce hiç yapılmamış bir serüvene çıkmak istedik. Misela’nın 15 sene içerisinde en çok sevilen 15 çantasının / kadınını bir dünya yolculuğuna çıkarmak istedik.
Misela’nın 15 yıllık serüvenine bir övgü niteliği taşıyan ve zanaatkarlığı yaratıcılıkla buluşturan “Crafting Realms” sergisinin içeriğinden, sergideki eserlerden bahseder misiniz?
Sergi, Misela’nın 15 ikonik çantasında yola çıkarak, bu 15 çantayla eşleşen ve çantanın kimliğini hayata geçiren 15 kadını ve her birinin dünyasını anlatmak üzere eşleştirdiğimiz 15 farklı şehri kurgusuna dahil eden, Alphan Eşeli tarafından yapay zeka ile yaratılmış 15 eseri içeriyor.
Bu sergi aslında 15 senedir sürdürdüğüm tasarım çalışmasının ve yolculuğumuzun bir uzantısı da diyebiliriz çünkü her çantanın yaratımı aslında bir kadının, onun yaşam alanının ve onun tarzına dair
detayların hayali ile başlıyor. Ve en sonunda bir kadın ismi ile adlandırılarak koleksiyonda yerini alıyor. Bu nedenle, bu sergi ile herkesi Misela’nın hayallerinde kurguladığı o kadınlarla tanıştırıp, ‘Bu kadın kimdir Nerede yaşar? Nasıl giyinir? Kendini nasıl taşır?, özetle ‘Bahsi geçen çanta bir kadın olsa ydı nasıl biri olurdu?’ gibi bir sürü detayı tek bir eserde anlatmak ve Misela’nın iç dünyasına ve yolculuğuna davet etmekti amacımız.
Sergide İstanbul’da yaşayan Serra’dan, New York’ta yaşayan Edna’ya, Tokyo’da yaşayan Victoria’ya ve Cape Town’da yaşayan Tina’ya kadar dünya çapında özgünlükleri ve tarzları ile kendi içinde bütün kadınları, ve birbirinden farklı, her daim zamansız olan Misela çantalarını bulabilirsiniz.
MISELA’nın gelecek vizyonu ve yeni projeleri hakkında bize biraz bilgi verebilir misiniz?
Misela’nın ailesini gerek yurtiçi gerek yurtdışında genişletmek bizim için en önemli hedeflerden biri, çünkü her yeni adımımız da farklı dünyaları keşfetme fırsatımız oluyor. Dünyanın etrafında Misela kadınlarına ulaşmak benim en büyük hayalim.