Nobel Barış Ödülü bu yıl İranlı insan hakları aktivisti Nergis Muhammedi’ye verildi. Aslında ödül geçen yıl Ahlak Polisi tarafından “baş örtüsü kurallarına” uymadığı için götürüldüğü karakolda fenalaşan ve sonra kaldırıldığı hastanede ölen Masha Amini’nin ardından başlayan büyük gösteriler ve bu gösterilerde boyun eğmeyen tüm özgürlük savunucularına, kadınlara verildi.
Norveç Nobel Komitesi de açıklamasında bunu vurguluyor: Nergis Muhammedi İran’da “baskı altındaki kadınlar için gösterdiği mücadele” ve “herkes için insan hakları ve özgürlükleri teşvik etme” çabası nedeniyle ödediği büyük bedel ve öz verisi için ödüllendirildi.
Muhammedi “cesur insan hakları mücadelesinde çok yüksek bedeller” ödedi. İran’da 13 kez gözaltına alındı, hakkında 5 mahkumiyet kararı, kırbaç cezaları verildi ve şu anda mahkum edildiği için hapishanede.
Toplamda 12 yıla varan hapis cezalarını çekmekte olduğu cezaevine girmeden önce İran’daki İnsan Hakları Savunucuları Merkezi’nin Başkan Yardımcılığı görevini yürütmekteydi. Aynı şekilde, 2003 yılında Nobel Ödülü alan İnsan Hakları Savunucuları Merkezi Başkanı İranlı Şirin Ebadi ise yıllardır sürgünde yaşıyor.
Muhammedi “kadın, insan hakları savunucusu ve özgürlük savaşçısı” olarak nitelendi, Nobel Komitesi tarafından. Bu ödül Masha Amini’nin saçlarına tahammülü olmayan, İranlı kadınların özgürlüklerine, temel haklarına saygı göstermeyen totaliter ve teokratik bir rejimin suratına indirilmiş ikinci ağır tokattır. İran’da mücadele eden tüm insan hakları aktivistlerini cesaretlendirecek büyük bir destektir.
Nobel Barış Ödülü değeri ve itibarı oldukça sarsılmış bir ödül, ancak hala doğru kişi ve kurumlara da verilebiliyor. Ancak en önemlisi insan hakları mücadelesinde yalnızlaştırılan birçok aktivistin yok edilmesini önlüyor. Bu yolda mücadele veren tüm aktivistlerin yeniden gündem olmasını, hatırlanmasını ve dünya kamuoyuna mal olmasını sağlıyor. 2023 Nobel Barış Ödülü bu işlevini tümüyle yerine getirdi.
Nobel Komitesi’nin Muhammedi için bu yöndeki açıklamasına da yer vermek istiyorum:
“Kendisine bu yılki Nobel Barış Ödülü’nü verirken onun İran’da insan hakları, özgürlük ve demokrasi için verdiği cesur mücadeleyi onurlandırmak istiyoruz. Bu yılki Barış Ödülü, aynı zamanda önceki yıl teokratik rejimin kadınları hedef alan ayrımcılık ve baskı politikalarına karşı gösteri yapan yüz binlerce kişiye de veriliyor. Muhammedi’ye verilen ödül, sosyal adaleti, insan haklarını ve demokrasiyi ilerletmek için çalışanlara verdiği köklü bir geleneğin devamı niteliğindedir. Bunlar, kalıcı barışın önemli ön koşullarıdır.”
Muhammedi, Masha Amini gibi kadınların uğradığı “sistematik ayrımcılık ve baskı”ya karşı bu ödülü aldı. Aynı zamanda tüm kadınların onurlu bir yaşam sürme hakkının yanı sıra ifade özgürlüğü ve bağımsızlık hakkı için verdiği mücadele de vurgulandı.
Kadınların özgürlük ve hak mücadelesi tüm dünyada, komşumuz İran’da ve ülkemizde de hiç bitmeyecek. Bu mücadelede kadınların, kadın hakları ve özgürlüklerine inanan herkesin desteğine ihtiyaç var.
İranlı aktivist Nergis Muhammedi kimdir?
İran’da aktivist kimliğiyle ön plana çıkan İnsan Hakları Savunucuları Merkezi Başkan Yardımcısı Nergis Muhammedi, Nobel Barış Ödülü sahibi Şirin Ebadi ile kadın haklarıyla ilgili gerçekleştirdiği çalışmalarıyla tanınıyor.
Muhammedi, “ulusal güvenliğe karşı eylemde bulunmak ve rejime karşı propaganda” gibi suçlamalarla ilk olarak Eylül 2011’de 6 yıl hapse mahkum edilmişti.
“Rejime karşı propaganda” ve “yetkililere karşı iftira” ile suçlanan Muhammedi, İran’da toplamda 31 yıl hapis ve 154 kırbaç cezasına çarptırılmıştı. Muhammedi, cezaevinde de ciddi sağlık sorunları yaşammıştı.
Halen cezaevinde bulunan Muhammedi, özellikle son aylarda İran’daki cezaevleri ve gözaltı merkezlerinin durumu ile mahkum ve tutuklulara yönelik şiddete ilişkin cezaevinden çok sayıda mektup göndermiş ve bu mektuplar, BBC gibi uluslararası medya kuruluşlarında yayımlanmıştı.