Kullanıcılarını uygulama üzerinde verdikleri cevaplara göre en uygun profillerle eşleştiren arkadaşlık uygulaması OkCupid’in Türk kullanıcıların verdiği yanıtlara göre her dört kişiden üçü yaz aylarında flört etmeyi soğuk kış günlerine tercih ediyor. Kadın-erkek kırılımında da bu durum bir değişiklik göstermiyor. Sıcak yaz günlerinin bu denli tercih edilmesinin en büyük sebebi de günlerin daha uzun ve aydınlık olması (%56), daha fazla aktivite alternatifi bulunması (%37) ve tabii ki kıyafet seçimlerinin rahatlığı (%7). Peki, sıcak yaz günlerinin ardından günün artık geç aydınlanması ve güneşin daha erken batması ilişki durumumuzu neden olumsuz etkiliyor? Uzmanlar bu durumu “Mevsim Duygu Durum Bozukluğu” diye ifade ediyor.
HAVA KARARMASINDAN OLUMSUZ ETKİLENİYORUZ
Havanın kararması aynı şekilde psikolojimizde ve ilişkilerimizde de etkili. ABD’de yapılan bir araştırmaya göre kışa girerken ayrılma oranı, normalden 1,5 kat daha fazla. Ayrıca insanların %14’ü kışa girerken psikolojik problemlerinden dolayı bir doktora görünme ihtiyacı hissediyor. Özetle sadece kışa girmekle kalmıyoruz, yanında depresyona da giriyoruz.
BELİRTİLERİ NELER?
Vermont Üniversitesi’nden Dr. Kelly Rohan, Mevsime Bağlı Durum Bozukluğu yaşayan kişilerde ilk eğilim sosyal aktivitelerden kendini geri çekme ve rutin aktiviteleri iptal etme şeklinde ortaya çıkar” diyor. “Ekran önünde ve koltuk üzerinde bol vakit geçirme, genel üşengeçlik hali kişide bir psikolojik değişim olduğunun göstergesi olabilir.” Mevsime bağlı bu psikolojik değişimler ilişkilere de yansıyor. Sosyal medyada insanlar yaza girerken ve çıkarken daha sık ilişki biçimlerini değiştirdikleri gözlemleniyor. Yalnız olanlar yalnızlıktan, ilişkisi olanlar ilişkiden korkmaya başlıyor da diyebiliriz.
KIŞ MAVİSİ: GÜNEŞ IŞIĞININ MUTLULUĞA ETKİSİ
Mevsime bağlı psikolojik geçişlerde bizi bugün en çok ilgilendiren İngilizcede, “Winter Blue” denilen kışa girişteki ruh hali. Georgetown Tıp Okulu’ndan Prof. Dr. Norman Rosenthal “Seasonal Affective Disorder (SAD)” yani “Mevsim Duygu Durum Bozukluğu” adı verilen psikolojik değişimin isim babası. Kendisi, “Güneşin enerji veren ışıklarından mahrum kaldıkça vücudumuzda salgılanan mutluluk hormonları da azalıyor” diyor. “Bu da insanı kışa girerken negatif bir ruh haline sürüklüyor.” Özetle biz de içimize kapanıyor ve ilişkimiz varsa sorguluyor, yoksa da aramaya üşeniyoruz. Peki, bu geçişlerin etkilerini azaltıp nasıl sağlıklı karar verebiliriz?
HORMONLAR HER ŞEYİN İLACI
Bizi olumsuz duygulara sürükleyen şey kışa girerken vücudumuzda eksik kalan mutluluk hormonları. Uzmanlara göre dopamin, endorfin, serotonin, oksitosin gibi bize kendimizi iyi hissettiren hormonları yüksek tutabilmenin birkaç yöntemi var. İlki beslenme ve uyku düzenine dikkat etmek, bol sıvı tüketmek. Diğeri düzenli sporla kendimizi canlı tutmak ve sonuncusu ki en önemlisi vücudumuzdaki tüm mutluluk hormonlarına tavan yaptıran aşk. Mutlu bir ilişki pek çok mental probleme de iyi geliyor…
SANAL DA OLSA SOSYALLEŞME İYİ GELİYOR
İçinizden her an sosyalleşmek gelmiyorsa, biriyle sevgili olmak için her gün dışarı çıkmak zorunda da değilsiniz. Son günlerin yükselen trendi sanal flörtleşme sayesinde yeni insanlarla tanışmaya yelken açabilirsiniz. Yapmanız gereken ise size en uygun eşleşmeyi yakalamak. Bazıları da kış sever. Burada önemli olan karşınızdakinin size uyumlu olup olmadığı. Arkadaşlık uygulaması OkCupid bu uyumu bulabilmek için katılımcılara sorular soruyor ve alamet-i farikası algoritması sayesinde uyumluluğunuza göre size en uygun adayları karşınıza çıkarıyor. Sizinle aynı zevkleri ve duyguları paylaşan insanlarla mevsim geçişindeki psikolojik geçişlerinizi fırsata çevirebilirsiniz. Biraz motivasyon yeterli. Keyifli baharlar.