Page 195 - NYXmag_SAYI_007
P. 195
Konuşan Kediler
birlikte ben de dışarı çıkıyordum artık. Sadece geldi beni görmeye. Haberi olmuş beni aldıklarından.
gündüzü binanın içinde geçiriyor, gece de bahçede “Hah beni alacak şimdi, tekrar bahçede kardeşlerimle
Elif Teyze’nin bizim için hazırladığı evlerden birine olacağım” diye düşündüm. Bir yandan da içim cızzz
kıvrılıveriyordum. ediyordu. Alışmıştım, bir evin bir yosması olmak
hoşuma da gitmişti aslında. Elif Teyze beni almadan
Bu rutinim olmuştu artık. Bir sabah yine binanın gitti sonra. Giderken kafamı okşayıp, “Yuvanı buldun
kapısında oturuyordum, iki kişi geldi. Daha önce sonunda yosma” dedi öptü beni. Böylece benim de bir
de gömüştüm onları. Beni sevmek istediler, kapıyı evim olmuştu galiba.
açtırmak için onlara ihtiyacım olduğundan sesimi
çıkarmadım. Bana çoook uzun gelen bir sevme “Yarın annem geliyor ya bakalım ne diyecek” dedi Sevil.
zamanından sonra nihayet kapıyı açtılar. Hooop içeri Biraz telaşlıydı sesi. “Bir şey demez “dedi Nurgül. “O
girdim. İçlerinden biri “çok tatlı, akşam çıkarken de da çok sevecek bak görürsün.”
burada olursa alacağım ben onu” dedi. “Hıh, çok
beklersin” dedim içimden, paspasın üstüne kıvrıldım Saniye Teyze, yani anne geldikten sonra benim
sonra. işyerine gidip gelmem sona erdi. Hep evde kaldım.
Meğer evde yalnızlık hissetmeyeyim diye beni
Gün geçti, akşam oldu. Çıkmak için kapının önünde yanlarında götürüyorlarmış. Oh be evde olmak ne
beklerken, birisi “Aaaa burada, gitmemiş. Ben alıyorum güzelmiş. Bir patim kuru mamadaydı bir patim yaş
bunu” dedi. Haydaaaa. “Dur kapıyı açma da kaçmasın, mamada… Saniye anne beni çok sevmişti. Ben de onu.
ben bir kutu bulayım” dedi diğeri. Bir telaş, bir telaş Bütün gün kucağında oturuyordum. Yanına kimse
sormayın. Bir kutu getirdiler, beni içine koydular yaklaşmamalı, onu benimle paylaşmamalıydı. Onun
sonra kapattılar kutuyu. Nefes alabiliyordum, kutunun yanına oturmak isteyeni hemen ısırıp tırmalıyordum.
kenarında küçük delikler vardı. Çok korkmuştum Onun eşyalarına dokunan olursa vay haline. Tıssss…
sarsılan, hareket eden kutunun içinde. “Elif Hıırrrrr…
Teyzeeeeee… Elif Teyzeeeee…. “diye bağırdım. İşe
yaramadı. Uzun bir süre sallandım durdum kutunun İsmim Pıtır olmuştu. Kedi dilinde “Küçük Hanımefendi”
içinde. demekti ve bana yakışan isim de buydu. Ne de olsa
büyümüş ve Yosma’lıktan çıkmıştım artık. Yeni
“Ay pireleri var bunun, hemen pire ilacı alalım” ismime layık olmak için daha ağırbaşlı, daha kibar
tavırlar sergiliyordum. Tabii konu Saniye Anne
“Annem deli olacak, hayvan filan istemiyorum eve olunca hırçınlığımdan taviz vermek olmazdı. O benim
diyordu” biriciğimdi ve paylaşamazdım.
“Boşver alışır, hem de çok sever bak görürsün” Uzun yıllar böyle sürdü saltanatım. Taa ki; bir
akşam eve yavru bir kedi gelene kadar. Görünen
“Çok tatlı bir yavru bu” oydu ki tahtım sallantıdaydı ve elimden geleni
yapmalıydım. Aklıma ne geldiyse denedim. Olmadı,
“İsmi ne olacak düşündün mü?” gitmesini sağlayamadım. Artık Kapça da bizim evde
bizimle birlikte yaşıyordu. Kabullendim ama hiç
Konuştuklarından anladığım bunlardı. hanımefendiliğimden taviz vermedim. Oyunlarına
katılmadım, yanıma yaklaştırmadım, yemeğimi
O akşam beni yıkadılar, pire ilacı uyguladılar. Güzel paylaşmadım.
mamalar verdiler. Ben hep ağladım, uyutmadım onları.
Ayak parmaklarını ısırdım, saçlarını çektim. Çığlıklar Ayağını mı sürümüştü ne!!! Ondan sonra eve gelen
attım, üzerlerine atladım… Aslında itiraf etmem ve giden birçok yavru oldu. Merhametli büyük abi
gerekir ki karnım tok, sırtım pekti. Beni sevdikleri anlamına gelen adının hakkını verdi Kapça. Gelen
de belliydi. Hmmmm ama olsun, ben Elif Teyze’yi bebişlerin hepsini yaladı, sevdi, oynadı… Ben hepsine
istiyordum. Yarın bana kim mama verecekti? uzaktan baktım, asaletimden taviz vermedim asla… Ne
de olsa ben bir küçük hanımefendiyim değil mi?
Sabah yine sonradan adının taşıma çantası olduğunu
öğrendiğim bir kutunun içine koydular beni. Ah ne
maceralar yaşadım o taşıma çantasının yüzünden, her
biri bir hikaye konusu olur. Gide gide nereye gitsek
beğenirsiniz? Elif Teyze’nin bahçesine. Daha doğrusu
dün akşam beni aldıkları binaya gittik. Günü orada
geçirdim. Güzel mamalar yedim, oyuncaklarım oldu.
Akşam olunca, hoop yine kutu, yine “ev” dedikleri
yer. Bu birkaç gün böyle sürdü. Bir gün Elif Teyze
NYX
195