Writer: NYX Magazine
Date: 14/10/2022
Yves Saint Laurent’in hayal gücünde, ömür boyu sanata duyduğu bağlılıkta ve korunaklı özel evreninde Art Deco, her zaman özel bir yere sahipti. Kişisel koleksiyonu için ilk ve en değerli satın alımlarından biri, 1925 yılında Exposition Internationale des Arts Décoratifs’de sergilenen bir çift Dunand vazosu olmuştu. Jean-Michel Frank’ın 1930’larda tasarladığı modernist iç mekânlar, yıllar sonra Paris’teki evini dekore etme tarzını derinden etkilemişti ancak, koleksiyonlarında Art Deco izine çok az rastlanır.
Art Deco’nun radikal zarafeti, Saint Laurent 2022 Kış Kadın Koleksiyonu’na nüfuz ediyor. Zamanının ötesindeki cesur tarzıyla maskülen gardıroba damgasını vuran bağımsız aktivist yayıncı Nancy Cunard, koleksiyon için yol gösterici görevi taşıyor. Saint Laurent Kreatif Direktörü Anthony Vaccarello, Cunard’ın gözüpek değerler sistemini, tereddütsüz bir şekilde zamanımıza taşıyor ve modaevinin imza tasarımlarını yeniden yorumluyor.
Ortaya koyulan silüet heyecanla tanımlanıyor: Yves Saint Laurent’in daha yoğun materyallerle tasarladığı dış giyimler, aşağı doğru daralan paletot tarzı paltolara dönüşüyor ve narin kumaşların kullanıldığı boru kesim elbiselerle kombinleniyor. Heyecan veren şeffaflık ışıltıları ve beklenmedik tarzdaki ayakkabılar, koleksiyona hafiflik katıyor. Güçlü omuzlar için hacim artırılırken, ince uzun görünüm; gümüş, altın ve bronz bileziklerden oluşan gösterişli mücevherlerle kesintiye uğruyor.
Geçmişte modaeviyle birlikte çalışmış zanaatkârlar tarafından üretilen imitasyon kürkler ve Saint Laurent smokininin yeni yorumunda inovasyon açıkça kendini gösteriyor. Hafif ve mat renk paleti de tasarımların derinlemesine düşünülerek yaratıldığını hissettiriyor.