9-11 Kasım tarihleri arasında Zorlu PSM’de bu yıl 10.su düzenlenen en büyük pazarlama zirvelerinden biri olan, farklı sektörlerden yerli ve yabancı dünya liderlerinin ve pazarlama duayenlerinin ağırlandığı Brand Week İstanbul’da, sağlık sektöründeki 60. yılını kutlayan Pierre Fabre de yer aldı. 

Eczacı Adile Özdağ’ın moderatörlüğünde Dermatolog Neslihan Dolar ile Oyuncu Zerrin Tekindor’u buluşturan “Time to Heal: Avène Termal Suyun ve Sanatın İyileştirici Gücü” panelinde üçlü, Eau Thermale Avène, markanın DNA’sını oluşturan ve tüm ürünlerin kalbinde yer alan termal suyun şifası ve iyileştirici gücü hakkında izleyicilere bilgi verirken, sanatın özellikle genç nesli zihinsel ve dolayısıyla fiziksel olarak iyileştirmekte oynadığı kilit rolü de konuştular.

Ürün seçiminde, doğru bilginin doğru uzmandan doğru kişilere ulaşmasının önemini vurgulayan Eczacı Adile Özdağ, Termal Suyun şifalandırıcı etkisinden ve Fransa’da bulunan Avène Termal Su tesisinin bir çok hastanın şifa bulduğu bir tesis olduğundan bahsetti. Tesiste bulunan 450 yıllık ağacın hikayesine de değinen Özdağ; “Bu ağaca yıldırım düşüyor ve ağaç ortadan ikiye ayrılıyor. Mösyö Pierre Fabre tüm uzmanları getirerek, ağacın yeniden canlanmasını sağlıyor. Bu hikaye beni çok etkilenmişti” dedi.

Yaşamın kaynağı olan suyun, cilt temizliğindeki öneminin yanı sıra cildi kuruttuğunu söyleyen Dermatolog Dr. Neslihan Dolar; “Kuru cilt, bariyerini kaybeder, dolayısıyla da cilt savunmasız kalır. İşte burada koruma faktörlerine ihtiyacımız var. Bebeklikten itibaren yatıştırıcı ürünler kullanmak zorundayız. Eskiden daha doğal yöntemlerle cildimizi koruyabiliyorduk ama artık durum öyle değil. Çok fazla çevresel saldırıya maruz kaldığımız için, savunma mekanizmalarımızı artırmamız gerekiyor. Ben, bebeklikten itibaren daha doğal yollarla örneğin cildi Eau Thermale Avène Termal Suyla yatıştırarak Avène Cicalfate ile onararak ilerlemek gerektiğini düşünüyorum” dedi. 

Her cilt tipinin farklı olduğunu, o nedenle uzman yönlendirmesinin çok önemli olduğunu vurgulayan Dolar; “Öncelikle cilt tipinin belirlenmesi ve sonrasında o cilt tipine uygun ürünlerin seçilmesi gerekiyor. Kullanılan ürünlerin altyapısında bilimsel veri var mı bunu araştırmak ve o bilinçle ürün seçmek çok önemli. Hekimler ve Eczacılar olarak biz dermokozmetik kavramını çok seviyoruz. Örneğin Avène Termal Su, yalnızca bir termal su değil, cildi rahatlattığı ve yatıştırdığına dair arkasında o kadar çok bilimsel çalışma var ki… 2000’li yılların başında henüz Türkiye’ye yeni giriş yapmışken, biz Cerrahpaşa’da bu ürünler özelinde çok fazla araştırma yapmıştık. Termal Su’yun iyileştirici gücü olduğu bir gerçek. Eau Thermale Avène markası altındaki tüm ürünlerin DNA’sını da bu termal su oluşturuyor. Dolayısıyla cildimiz için bir ürün seçerken, markaya değil ürünün kendisine yatırım yapılmasını öneriyorum” dedi. 

Oturumda yer alan, Yaşam Boyu Başarı Ödüllü Sanatçı Zerrin Tekindor ise, sanatın iyileştirici etkisine vurgu yaparak, çok kişiyle kesişen tek kişilik kadın oyunu “Toz”un da, bu etkiyi seyirciye doğrudan aktaracak iyi bir örnek olduğunu anlattı. Ayda 20 oyun oynadığını belirten ve her sahne öncesi makyajının tazelenmesi sebebiyle, cilt yorgunluğunu yıllar önce kendisinin keşfettiği Avène Termal Suyla attığını belirten Tekindor, Termal Suyun yalnıza ferahlatma etkisi olmadığını, cildi yatıştırıcı ve nemlendirici özelliğiyle şifa kaynağı olduğunu vurguladı.   

Çağımızın en büyük problemlerinden biri olan Atopi’ye dikkat çeken Özdağ; “Biz bu rahatsızlığı sezaryen doğumlarına bağlıyoruz. Çünkü bebekler normal yolla doğmadıklarında anne rahminde florayı alamıyorlar ve doğuştan atopi, astım ve bronşit hastalıklarından zengin dünyaya geliyorlar. Bunun yanı sıra tabii ki çevresel faktörler, stres ve beslenme de çocukları etkiliyor” dedi. Avène Cicalfate ile derin bir yanık tedavisi deneyimi olduğunu da sözlerine ekleyen Özdağ, bu tip vakalarda da Avène Termal Su ve Cicalfate’ın deriyi hızlıca yatıştırdığını ve cilt bariyerinin yeniden oluşmasını rahatlıkla sağladığını vurguladı. 

Oturum esnasında Avène Termal Tesisleri’nin aynı zamanda bir sosyal sorumluluk alanı olduğuna ve cilt hastalıklarına sahip 2 çocuğun 2023 yılında tesislere götürülerek bedelsiz şekilde tedavi edileceğine değinildi. Cilt kendini tam olarak 21 günde yenilediğinden çocuklar 3 hafta süreyle Avène Termal Tesisleri’nde şifa bulacak. Hümanist bir yaklaşıma sahip Avène’in bu sosyal sorumluluk projesi kapsamında şifalanacak kişilerin sayısı zamanla giderek artacak.