Tarihi yarımadanın simge oteli Four Seasons Hotel Sultanahmet ile Uçhisar Kalesinin yamaçlarında, ‘Yaşayan Müze’ konseptiyle dikkat çeken Museum Hotel, misafirlerini Kapadokya’nın benzersiz lezzetlerini deneyimlemeye davet ediyor. AVLU’da 20-23 Eylül günlerinde gerçekleşecek bu lezzet festivalinde, öğle ve akşam yemeklerine özel iki ayrı menüyle Kapadokya’nın sevilen tatları konukların beğenisine sunuluyor. 

Four Seasons Sultanahmet, misafirlerini zengin bir gastronomi programı ile buluşturmaya devam ediyor. Bu içeriklerin üçüncüsünde Museum Hotel’in Executive Chef’i Saygın Sesli ve ekibinin katkılarıyla hazırlanan özel öğle ve akşam yemeği, menüsünde yer alan Kapadokya’nın benzersiz yöresel tatlarıyla misafirleri unutulmaz bir lezzet yolculuğuna çıkarıyor. 

Tarihi yarımadanın mücevheri niteliğindeki bahçesi ile sevilen restoranı AVLU’da, 20-23 Eylül günlerinde gerçekleşecek bu lezzet festivalinde, Kapadokya’nın geleneksel tatları, modern yorumlarla bir arada sunuluyor. ‘Yaşayan Müze’ konseptiyle dünyanın dört bir yanından misafir ağırlayan Museum Hotel’in yetenekli şefi Saygın Sesli ve Four Seasons Hotel’in Executive Chef’i Özgür Üstün’ün birlikte hazırladığı öğle yemeği menüsünde; Aşk Vadisinden Narince ve Emir bağlarının körpe yapraklarıyla hazırlanıp domates sos ve sarmısaklı yoğurt ile sunulan yaprak sarma, fesleğen ve sumak ekşili sos ile hazırlanan Soğan Dolma, otelin bahçesinde yetişen ve  taze baharatlar, köy tereyağı, topaç sarımsağı ile buluşan Kapadokya patatesi damaklarda iz bırakıyor. Unutulmaya yüz tutmuş, Kapadokya’ya has bir mantı olan çömlek peyniri dolgulu perevü, reyhanlı domates sosu ve rende keçe peyniri eşliğinde servis ediliyor. Bu muazzam lezzetleri pişmaniye yatağında krema ve karamel sos ile hazırlanan armut tatlısı finalize ediyor. 

Akşam yemeği menüsü ise etli bamya çorbası ve Kayseri mutfağının en özel lezzetlerinden yedi kat sebit zırh kıyma ve yoğurt sos ile hazırlanan Kayseri yağlaması ile başlıyor. Kapadokya patatesi, Kayseri pastırması, yaban mersini, çam ve Antep fıstıkları eşliğindeki pastırmalı humus ve kadim bir tören yemeği olan, 8 saat ağır odun ateşinde pişen tandır kaburga menünün en iddialı lezzetleri arasında yer alıyor. Sadrazam Damat İbrahim Paşa döneminde Saray mutfağında çalışan aşçıların yöre halkına aktardığı en geleneksel şekliyle kuru meyveler ile doldurulan ve köy pekmezinde ağır ateşte pişirilen kayısı, erik, incir ve hurma kurusuyla hazırlanan tatlı yahni ise günlük manda kaymağı ile birlikte mutlu bir final yaratıyor. 

Ülkemizin sevilen tatlara sahip şehirlerinden Hatay ile başlayan, Malatya ve Kapadokya ile devam eden gastronomi deneyimi, ekim ayında Bay Nihat, Köfteci Osman ve kasım ayında Çemens Mutfak ile yerel lezzetlerin en sevilen markalarını misafirleri ile buluşturmaya devam ediyor.