Writer: NYX Magazine
Date: 07/03/2025
Türkiye’nin önde gelen yerli üretim moda markalarından Adil Işık Group, sanatı ve modayı buluşturan vizyonuyla özel projeler üretmeye devam ediyor. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında İç Mimar ve Ressam Eda Zamanpur ile dikkat çekici bir iş birliğine imza atan adL, İstinyePark mağazasında Türkiye’nin vitrinde gerçekleşen ilk canlı sanat performansına ev sahipliği yaptı. Selene adı verilen performansla sanatçı, kadınlığın döngüselliğini, sezgisini ve doğayla uyum içindeki gücünü Türk mitolojisindeki ‘Ay’dan ilham alarak sanatsal bir enstelasyonla yorumladı. Adil Işık Group Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Zehra Işık, kadınların gücünü ve yaratıcılığını vurgulayan her projeye büyük bir heyecanla destek verdiklerini ifade etti.
Kaliteli ve zamansız stilin öncü markalarından olan Adil Işık Group, sanatsal ve kültürel öğeleri vizyonuna dahil ederek kadınlara kendilerini daha güçlü ve özgün hissettiren bir dünya sunma fikrini çalışmalarıyla yansıtmaya devam ediyor. adL, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında İç Mimar ve Ressam Eda Zamanpur ile Türkiye’de ilk olma özelliği taşıyan bir iş birliğine imza attı. Kadının içsel gücünü, dayanıklılığını ve doğayla kurduğu kadim bağı sanatsal bir perspektifle yorumlayan sanatçı, Türk mitolojisindeki ‘Ay’dan ilham aldı ve adL vitrininde canlı bir performans sergiledi. Türk mitolojisinde Ay, kadınlığı ve onun doğayla uyum içindeki döngüselliğini simgeliyor. Bu projede de sezgi, doğurganlık ve ruhani güçle ilişkilendirilen Ay’ın, kadınlara koruyucu ve destekleyici bir enerji sunduğu fikriyle yola çıkıldı.
Selene ismi verilen eserde birden fazla teknik ve malzeme bir araya gelerek katmanlı bir yapı oluşturuldu. Arka plan; akrilik, airbrush ve fırça dokunuşlarıyla derinlik kazanırken, kadın figürleri sıkıştırılmış ahşap parçaları üzerine alçı ve heykel hamuruyla modellenmiş, akrilik boya ile detaylandırılarak güçlü bir doku ve ifade yakalandı. 1 haftada tamamlanan eser, 3 günlük canlı performans ile ziyaretçilerden tam not aldı. Bu titiz ve çok katmanlı süreç, adL’nin sanatı moda ile buluştururken şeffaf ve etkileyici bir yaratım süreci ortaya koyduğunu gözler önüne serdi. Projenin her aşamasını ziyaretçilerle paylaşarak sanatın dönüştürücü gücünü daha da görünür kılan marka, estetik ve anlam derinliğini bir araya getiren ilham verici bir işe imza attı.
“Kadın Ruhunun Derinliğini Yansıtan İlham Verici Bir Proje”
Sanatın tıpkı moda gibi güçlü bir ifade biçimi olduğunu ifade eden Adil Işık Group Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Zehra Işık, “adL olarak, kadınların kendilerini özgün ve güçlü hissedebilecekleri bir dünya yaratırken sanatı da bu sürecin ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz. Eda Zamanpur ile gerçekleştirdiğimiz bu iş birliği, kadın ruhunun derinliğini, doğayla kurduğu bağı ve sezgisel gücünü sanatın evrensel diliyle yorumlayan ilham verici bir proje. Sanatı yalnızca sergi alanlarında değil, hayatın içinde, dokunulabilir ve hissedilebilir bir formda sunmayı önemsiyoruz. Bu projeyle, modanın sadece bir giyim unsuru olmanın ötesinde anlatı aracı olduğunu bir kez daha vurguluyoruz. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü, kadınların gücünü, dayanıklılığını ve yaratıcılığını onurlandıran bu özel sanat projesiyle kutlamaktan gurur duyuyor, tüm kadınların hayallerini özgürce gerçekleştirebildiği, ilham verici ve eşit bir dünya diliyoruz.” açıklamalarında bulundu.
“Sanat, Toplumsal Farkındalık Yaratmada Önemli Bir Araç”
Sanatın, toplumsal farkındalık yaratmada ve kadınların sesini daha güçlü duyurmada önemli bir araç olduğuna inandığını belirten İç Mimar ve Ressam Eda Zamanpur, “Bu projede, kadınların varoluşuna, geçmişten bugüne taşıdıkları mirasa ve onların iç seslerine kulak vererek bir eser ortaya koydum. Kadın olmanın çok katmanlı ve derin anlamlar barındırdığını düşünüyorum. Kimi zaman zarafetle, kimi zaman mücadeleyle şekillenen bu yolculuk, tıpkı doğanın döngüleri gibi sürekli değişim içinde. İşte tam da bu değişimi, dönüşümü ve kadınların hayatın her alanındaki varlığını sanatın diliyle görünür kılmak istedim. Enstalasyonumda farklı malzemeleri bir araya getirerek, kadının çok yönlü yapısını, farklı zamanlardan ve coğrafyalardan gelen izleri bir bütün haline getirmeyi amaçladım. Her detay, kadınların hayatın içinde nasıl iz bıraktığını, nasıl yeniden doğduğunu ve nasıl geleceğe köprüler kurduğunu anlatıyor. Bu projeyle, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde tüm kadınların gücünü, yaratıcılığını ve bir arada durduklarında oluşturdukları kolektif enerjiyi kutluyorum. Bu yolculuğun bir parçası olmaktan ve böylesine anlamlı bir projede yer almaktan büyük mutluluk duyuyorum.” dedi.