Writer: Günce Özçelebi
Date: 02/06/2025
Soğuk günlerin ardından güneş kendini yavaş yavaş göstermeye başlarken, doğayla birlikte gardıroplarımız da uyanıyor. Canlı renkler, hafif dokular ve romantik detaylar bu sezonun habercisi. İlkbahar, sadece çiçeklerin değil, stilin de yeniden doğduğu zaman. Bu mevsim, değişimin tam zamanı. Saç modelinizi değiştirin, alışkanlıklarınızı gözden geçirin, gardırobunuzu yenileyin. Tom Ford’un da dediği gibi: “İyi giyinmek, kendine duyulan saygının bir yansımasıdır.” Bu dönemde sizlere çok güzel yeni moda haberleriyle geliyorum. Bu ilkbaharda neler giyilmeli, neler takılmalı… Hadi, soğuktan sıcağa geçelim!
Baharın Renk Kodu
Havaların ısınmasıyla, doğanın renklenmesiyle birlikte kıyafetlerinizin renk paleti de doğal olarak değişmeli. Benim gibi siz de siyah giymeyi çok seviyorsanız ve başka hangi renkleri tercih edeceğinizi bilmiyorsanız, iyi dinleyin. Bu ilkbahar pastel renkler oldukça ilgi gördü. Özellikle “butter yellow” dediğimiz pastel sarı… Dolabınıza renk katmak istiyorsanız pastel renkler, çok canlı olmadan ve göze batmadan aradığınız şey olabilir.
Trend Desen Puantiye
Renklerden bahsederken, bu ilkbaharda trend olan ve yaza doğru yükselmeye devam edecek bir desene de değinelim: puantiye. Eteklerde, elbiselerde, üstlerde gördüğümüz bu desen, kombininize farklılık katacak güzel bir detay.
Boho Chic Geri Döndü!
Biraz da stil konuşalım. Bu ay, uzun süredir rağbet görmeyen ve benim çok hoşuma giden bir tarz yeniden yükselişe geçti: Boho chic. “Boho chic” tarzı, “bohemian” ve “chic” kelimelerinin birleşiminden oluşur ve özgür ruhlu bohem stilin zarif ve modern bir şekilde yorumlanmış halidir. Hem salaş hem şık olmayı başarır. Bu tarzı Isabel Marant, Maje ve Celine gibi markalarda görebilirsiniz.
Bu tarzla birlikte vitrinlere yansıyan öğeler: püskül (fringe), dantel/tül, katlı giyim ve cesur aksesuarlar oldu.
Püskül, şu an çizmelerde, çantalarda, hırkalarda gördüğümüz ve 1920’lerde moda dünyasını kasıp kavuran bir detay. Şu anda yeniden ilgi görmesi oldukça hoş.
Dantel ve tüller, en çok gömleklerde, eteklerde ve elbiselerde karşımıza çıktı. Basic modanın öne çıktığı bu günlerde, bu detaylar ferahlatıcı bir etki yarattı ve daha özgün parçaların ortaya çıkmasına zemin hazırladı.
Katlı giyim, Y2K stilinden miras kalan, 2000’lerde herkesin hayran olduğu giyim şeklinin bir yansıması. Günümüzde daha küçük çaplı olarak bluzlerde bu trendi görüyoruz ve nostaljik bir hava kattığını düşünüyorum.
Az Kıyafet, Çok Stil
Cesur aksesuarlardan bahsedecek olursak, bunlar kombinlerinize karakter katan özel parçalardır. Cesur aksesuarlar genellikle yazın, sıcak havalarda, “az kıyafet, çok aksesuar” anlayışıyla öne çıkar. Kıyafetinizin yıldız parçası aksesuarınız olur. İlkbahar/yaz aylarında bu parçaların en şık olanı: ipek fularlar. Birbirinden farklı desenlere sahip bu parça; saçınızda, boynunuzda ya da çantanızda kullanıldığında kombininizi bir üst seviyeye taşıyabilir.
Şıklığın Üst Katmanı
Peki, bu değişken havalarda ceket olarak ne giymeli? Bu ilkbahar çok farklı bir şey gözlemledik: İlk defa süet parçalar, sonbahardan ilkbahara kadar popülerliğini kaybetmeden geldi. Süet çizmeler, çantalar ve ceketler hâlâ çok popüler. Kısa, açık renkli bir süet ceket bu ilkbaharda kurtarıcınız olabilir.
Eğer süetten hoşlanmıyorsanız, hiç merak etmeyin! Deri ceketler de hem hava koşulları açısından uygun hem de trend olma konusunda çok güçlü bir seçenek.
Başka güzel bir alternatif de: bele oturan blazer ceketler. Hafif bir palto havası veren bu parçalar, kıyafetinize resmiyet katarak sizi fazla uğraşmadan şık bir görünüme ulaştırır.
Yaza Hazır Adımlar
Son olarak biraz da çanta ve ayakkabılardan konuşalım. Mevsim yaza yaklaşırken, boncuklu ve pullu, farklı ve hafif çantalar oldukça popüler hale geldi. Sıcak havalarda kıyafetinize ekstra bir katman eklemeden öne çıkmak istiyorsanız, iddialı bir çanta tercih etmek çok doğru bir hareket olur.
Ayakkabılarda ise: boho chic tarzının etkisiyle parmak arası topuklu terlikler oldukça trend. Kombininde parmak arası terlik giyenlerden pek hoşlanmayan biri olarak, bu yeni versiyon (deri, topuklu ve şık) benim bakış açımı ciddi şekilde değiştirdi. Bence sıcak havalarda oldukça kullanışlı olacaklar.
Deri ve süetin sonbahardan ilkbahara kadar taşınmasıyla birlikte gelen bir diğer trend: loaferlar. Loaferlar hem rahat, hem de oldukça sofistike görünüme sahip ayakkabılar. Birçok farklı ortamda giyilebilen bu modeller, herkesin dolabında mutlaka olmalı.
Ben bu mevsimin trendlerini gerçekten çok beğendim. Şıklığın ve rahatlığın harika bir dengesi yakalanmış. Ama ne olursa olsun, kendi stilinizi yansıtmayı asla ihmal etmeyin. Coco Chanel’in dediği gibi: “Moda geçer, stil kalır.”
Yazın görüşmek üzere!
Stilin Güncesi’nde kalın, modayla kalın.