Geri Dönüştürülmüş Metalik Örgü Parçalar ve Eşsiz Payetlerin Duygusallığı

Writer: Nurgül Eryıldır Günay

Date: 02/11/2023

PAYLAŞ

Julien Dossena / Rabanne Kreatif Direktörü

Ann-Sofie Johansson / H&M Kreatif Danışmanı

Röportaj: Nurgül Eryıldır Günay / [email protected]

H&M, büyük beğeni toplayan tasarımcı işbirliği serisine, ışıltılı ve yüksek enerjili bir koleksiyon daha eklemek için Rabanne ile biraraya geliyor. Radikal tasarımları yenilikçi ve özel işçilikle birleştiren bu göz alıcı koleksiyon, Rabanne markasının kurucusu Paco Rabanne’ın fütüristik koleksiyonlarından ilham alıyor. Koleksiyon, 2013’ten bu yana Rabanne’ın kreatif direktörlüğünü üstlenen Julien Dossena tarafından, ikonlaşmış parçaların güncel esintilerle birleştirilmesi ile yeniden yorumlanıyor. Metal, kalıplanmış özel maddeler ve kâğıtları kullanarak, eşsiz terziliğiyle yarattığı koleksiyonları ile sınırları aşan Paco Rabanne, 1960’larda ikonik hale gelen eşsiz metalik örgü elbiseleriyle moda ’da gösteriş algısını elleriyle yazdı.
Günümüzde Rabanne, H&M için hazırladığı bu özel koleksiyon ile çağdaş ve retro esintili olan marka stilini yeni bir boyuta taşıyor.
H&M kreatif danışmanı Ann-Sofie Johansson v e Rabanne’ın kreatif direktörü Julien Dossena ile bu özel işbirliğini ve koleksiyonun detaylarını konuştuk.

Rabanne H&M iş birliği koleksiyonu nasıl ortaya çıktı?

Ann-Sofie Johansson: H&M’de tasarımcı iş birlikleri söz konusu olduğunda, birlikte çalışmak istediğimiz tasarımcı ve markalardan oluşan bir istek listemiz bulunmakta. Rabanne uzun zamandır bu listede yer alıyordu. Paco Rabanne, metallik renk ve materyaller denince ilk akla gelen o özel tasarımların mimarı. Marka sahip olduğu ikonik duruşunu her daim koruyor. İnsanlar Rabanne ismini duyduklarında o muhteşem işçilik ile tasarlanmış metalik elbiseleri akıllarına getiriyorlar. Julien, Rabanne’da kreatif direktörlük yaptığı 10 yıl boyunca, markanın olağanüstü mirasına rengarenk bir enerji kattı. Aynı zamanda Rabanne’ı yeniden modern ve güncel hale getiren yenilikçi bir yolda olduğunu hepimize hissettirdi. İş birliği için görüşmelerimize yaklaşık bir yıl önce başladık ve bu süreç her iki ekip için de karşılıklı olarak heyecan verici bir süreçti.

Julien Dossena: H&M ile çalışma fikri beni başından beri çok heyecanlandırıyordu. Bu iş birliği ile Rabanne’ın daha erişilebilir bir hale gelmesini istedik. H&M ile bir araya gelerek köklü çizgimize sadık kalarak, olağanüstü işçiliğin ön planda olduğu yenilikçi ve lüks bir koleksiyon yarattık.
Ürünlerimizin yüksek kaliteli ve bulunması zor parçalar olduğunu biliyoruz. Bu nedenle, ikonik parçalarımızı daha fazla sayıda insanın erişebileceği bir fiyatla sunabilme fikri bize ilham verdi. Geçmişte gerçekleşen birçok H&M tasarımcı işbirliğini takip ettim. Favorilerim her zaman iş birliği yapılan markanın tasarım kimliği için kilit öneme sahip olan parçalara erişilebilirliğin mümkün olduğu koleksiyonlar oldu. Genç bir moda öğrencisinin bakış açısından, ikonik koleksiyonları ele alabilmek gerçekten çok heyecan verici. Bu koleksiyon oldukça değerli, tekrar tekrar giyilebilecek, uzun ömürlü olan sürdürülebilir materyallerden oluşturulmuş parçalardan oluşuyor. H&M ile görüşmelerimize başladığımız andan itibaren, H&M’in sahip olduğu kapsamlı sürdürülebilirlik bilgilerinden faydalandık ve bu konu ile ilgili büyük heyecan duyduk. Süreç boyunca birbirimizden çok fazla şey öğrendik. Birlikte yarattığımız bu eşsiz koleksiyonla gurur duyuyorum.

Bize Rabanne H&M koleksiyonundan bahseder misiniz?

Julien Dossena: Rabanne H&M koleksiyonunun lüks ve eğlenceli bir tema yansıtmasını istedim. Güçlü insanların bir araya geldiği, neşeli ve yüksek enerjili bir atmosfere sahip, ütopik bir buluşma hayal ettim. Markanın çeşitliliği ve güçlü yönlerini ortaya çıkarabilmek benim için çok önemliydi. 1970’li yılların olağanüstü terziliği ile oluşturulan birbirinden şık kıyafetleri, günümüz modası ile dengelerken, arşivimizden ilham almaya özen gösterdim. Bu sebeple, koleksiyonda marka imzamız olan zincir, zırh ve payetli parçalarımız oldukça belirgin bir şekilde ön plandadır. Koleksiyon’un bir yandan cesur ve iddialı bir yandan da günlük olarak giyilebilir parçalardan oluşmasını istedim. Çünkü ben, tasarımlarımda her zaman dengeli olmaya çalışıyorum. Aynı zamanda, koleksiyonu doğaya duyarlı bir hale getirmek için daha sürdürülebilir malzemelere yönelmeyi tercih ettik. H&M, geliştirilmesi aylar süren geri dönüştürülmüş metalin bir karışımını oluşturmayı başardı. Geri dönüştürülmüş PET içeren maddelerden, payet ve metalik ağ görüntülü tasarımlarımızı yaptık. Bu ikonik tasarımlarımızın dönüştürülmüş bir versiyonunu sunabildiğimiz için gerçekten çok mutluyum.

Ann-Sofie Johansson: Julien, mayo, gece ve günlük kıyafetlerle dengelenmiş bir havuz partisi koleksiyonu tasarlama fikrini bize sundu ve biz bu fikri çok beğendik. Fikir başından beri çok güçlü ve netti. Bu nedenle, Paris ve Stockholm’deki iki ekip arasında geçen tasarım süreci oldukça kolaydı. En zorlayıcı unsur, bu vizyonu mümkün olduğunca sürdürülebilir bir şekilde sunmaktı. Bu konu ile ilgili olarak, ürün geliştirme ve sürdürülebilirlik ekiplerimiz farklı tedarikçilerle işbirliği yaptılar. Onları yeni inovasyonlar geliştirmeye yönlendirerek bu konuda harika bir iş çıkardılar. Geri dönüştürülmüş metal karışımından yapılan payet ve metalik örgü parçalar bizim için gurur verici bir başarı.

Koleksiyondaki kilit parçalar ve sizin kişisel favori parçalarınız nelerdir?

Julien Dossena: Bir tasarımcı olarak her zaman, cazibeyi ve onun beraberinde gelen o modern çizgiyi nasıl daha da yükseğe taşıyabileceğimi keşfetmekle ilgilenmişimdir. Tasarlarken en çok heyecan duyduğum ve bana göre kilit olan parçalar, arşivdeki tasarımlarımızdan uyarlanan göz alıcı ve aynı zamanda birer ikon olmuş olan imza parçalarımızdır. Bu koleksiyon, geri dönüştürülmüş metalik örgü parçalar ve eşsiz payetlerin yer aldığı kıyafet ve aksesuarlar ile, Rabanne’ın sahip olduğu duygusallığı net olarak yakalıyor. Rabanne duygusallığını yakalayan bu eşsiz koleksiyon’da favori parçalarım kadın koleksiyonu için, yapay elmas detaylarla süslenmiş 1930’lar tarzı dökümlü elbiseler. Bu elbise tasarımları gerçekten gurur verici ve etkileyici. Erkek giyim için favorim olan parçalar ise, koleksiyon akışkanlığı ve uyumunu oldukça net yansıtan gümüş takım elbise parçaları.

Ann-Sofie Johansson: Koleksiyon çok ışıltılı bir koleksiyon, ki bu çok harika. Çünkü, koleksiyonun çıkış tarihi olan Kasım ayında tam da parti sezonu başlıyor. Ben, Julien’in bahsettiği ikonik parçalara ek olarak, etkileyici ve sevimli duruşları olan aksesuarlara bayıldım. Kişisel favorilerim ise parlak püskül detaylı küçük file çanta ile çok yönlü olarak kullanılabilecek ve zarif bir siluete sahip olan siyah palto oldu. Parti için tercih edilebilecek olan giyim parçalarını, klasik gardırop stilleriyle karıştırma fikrini biz çok sevdik. Örneğin, havuz partisinin sonunda kendinizi rahat hissettiğiniz bir anda eşofman takımını giyebilir, dansa devam etmek istediğiniz anda ise, metalik ışıltılı üstlerden birini eşofman üstüne giyerek eğlenmeye kaldığınız yerden devam edebilirsiniz.

El işçiliği Rabanne için çok önemli. Detaylara gösterdiğiniz bu özeni, bu koleksiyona nasıl taşıdınız?

Julien Dossena: Rabanne radikal materyalizm üzerine kurulu olan bir marka. Paco Rabanne zincir ve zırh detayları kullanımıyla moda dünyasında eşi ve benzeri olmayan bir tasarımcıydı. Metalik örgü, üzerinde çalışmak için ilginç ama giyinmek için daha da ilginç olan bir detay. Bu detay, ipekten daha şehvetli ama bir o kadar da daha koruyucu, adeta bir zırh gibi. H&M için hazırladığımız bu koleksiyonda, ana Rabanne koleksiyonlarımızda olduğu gibi materyal kullanımına aynı şekilde odaklanmamız konusunda çok ısrarcıydım. Daha önce de belirttiğim gibi, H&M metalik detaylarımızın %70 geri dönüştürülmüş metal ve %30’u ise geleneksel metal karışımı içeren versiyonun geliştirilmesi için öncü oldu ve bu versiyonu oluşturmak aylar sürdü. Bazı parçalar, farklı boyutlardaki metalik örgü panelleri bir arada tutan el dokumasına dayanan metalik tığ işi detaylar içeriyor. Bunlar, teknik ve moda anlamında gelişmiş olan parçalar. Özellikle kullandığımız yün, organik pamuk ve derinin kalitesi çok yüksek.
Bu anlamda H&M ile çalışmak çok keyifliydi, çünkü verimlilik ve sürdürülebilirlilik odaklılar. Kumaşlar
ve materyaller açısından ne istediğimizi dinlediler ve bunu sürdürülebilir olarak nasıl sunabiliriz konusunda olağanüstü düzeyde çalıştılar. Ekibin bu işe gerçekten yüreğini koyduğunu hissettim ki bu benim için en önemli şeydi.

Julien, aslında sizin ve bir H&M tasarımcı işbirliği için de şimdiye kadar bir ilk olacak olan home koleksiyonu hakkında, bize biraz bilgi verebilir misin?

Julien Dossena: Ev dekorasyonu benim için kesinlikle projenin eğlenceli bir parçasıydı çünkü daha önce hiç ev eşyası tasarlamamıştım. Kurucumuz Paco Rabanne her şeyi metalle kaplamaya hayrandı ve 1970’lerde elbette metalik ile kaplı olan bazı mobilyalar yapmıştı. Bu yüzden, bu koleksiyonu onun otantik bir uzantısı gibi hissettim. Koleksiyonun sahip olduğu temada giyim kısmının haricinde havuz partisinde kullanılabilecek eşyaları da oluşturma fikri çok hoşuma gitti. Amerikan ev partilerinde kullanılan şatafatlı bardakları anımsatan metal kadehler, adeta bir elbise gibi parıldayan gümüş yan sehpahalar ve bir şömineye çok modernist bir his vermek için onun tam da önünde konumlandırılabilinecek metal bir vazo. Hepsi olağanüstü.

Ann-Sofie Johansson: Julien ve Rabanne’ı diğer markalardan ayıran en önemli etkenlerden biri de,
koleksiyonun net, kararlı bir bakış açısına sahip olmasının yanı sıra çarpıcı ve eğlenceli olması. Rabanne giyiminin iyi ve özel hissettirme özelliğini, evlerimizin o bize iyi gelen iyimser ruhu ile harmanla yarak Rabanne’ın muhteşem mirasına selam verecek nitelikte olacak olan, özel ev eşyaları ile genişletip sunma fikri, bize oldukça büyük heyecan yaşattı.

Başarılı bir işbirliğinin sırrı nedir?

Julien Dossena: İşbirliği bir evlilik gibidir. En başından itibaren mantıklı olmalı ve doğru bir şekilde düşünülüp uygulanmalıdır. Bizim için amaç, ürünlerimizin kullanımını demokratikleştirmek ve H&M’in sürdürülebilirlik konusundaki uzmanlığından faydalanmaktı; H&M içinse müşterilerine sürdürülebilir
moda dahilinde, gerçekten özel parçaları demokratik bir şekilde sunmaktı. Eğer bu hedeflerimize ulaşırsak, bu zaten iyi bir işbirliği olur. Ancak bana göre bir işbirliğini özel kılan şey, ekiplerin birlikte uyum içerisinde olması ve etkileyici bir şekilde yol kat etmeleridir. Bizim işbirliğimiz için de, durum tam olar ak buydu. Hâl böyle olunca, sonuç olarak ortaya çok özel bir sihir çıkıyor.

Ann-Sofie Johansson: H&M’de tasarımcı işbirliklerinin 20. yılına yaklaşıyoruz ve bence kuruluş ilkesi hala geçerli. Bir tasarım parçayı demokratik bir fiyata sunmak işte kadar basit! Tasarım ve uygulama konusunda kalite ve ilkelerimizin devamlılığını en yüksek seviyede tutarken, herkesin koleksiyondan rahatlıkla bir şeyler satın alabilmesine imkan sağlıyoruz. İster sürdürülebilirlik, ister üretim, isterse erişim açısından olsun, her iki tarafın da bilgi ve becerilerini karşılıklı olarak birbirine aktarabilmesi çok önemli. Ekiplerimiz işbirlikleri için çok fazla çaba sarf ediyor. Hem şirket içinde, hem de müşterilerimiz dolayında, işbirliklerimiz için heyecan seviyemiz her zaman en yüksekte.

PAYLAŞ