Eda Güzeliş – Ariş Pırlanta / Genel Müdür

Röportaj: Nurgül Eryıldır Günay / [email protected]

1980 yılında İstanbul’da doğan Eda Güzeliş, Avusturya Lisesi’ni ve ardından İTÜ Kimya Mühendisliği’ni bitirdi. Eşiyle evlendikten sonra Güzeliş ailesi ile birlikte Ariş markası hayatına girdi. 2005 yılında ailenin mağazalaşma kararı ile birlikte perakende dünyasına adım attı. Şirketin üretimden satışa tüm departmanlarında görev alarak tüm iş süreçlerini öğrendi. Ariş Pırlanta’nın perakende zincirinin oluşturulmasında etkin rol o ynadı. Şirketin yurt dışı pazarlarda etkinliğinin artırılması için Turquality programına giriş süreçlerini yönetti ve programa giriş sağladı. Halen Ariş Pırlanta’da Genel Müdür olarak çalışmalarına devam ediyor.
Eda Güzeliş ile Ariş Pırlanta markasının hikayesini ve mücevherler hakkında konuştuk.

Sektörde 100 yılı aşkın süredir varlık gösteriyorsunuz. Ariş’in kuruluş hikayesini anlatır mısınız? Ne zaman nerede kuruldu? Siz kaçıncı kuşak olarak devam ediyorsunuz?

Ariş Pırlanta; kökleri 1906 yılına dayanan, sektöründe ilklerin öncüsü haline gelmiş bir markadır. Sanatı, yenilikçiliği, yaratıcılığı ve pırlantayı merkezine alan ve bu unsurlarla gerçek kaliteyi sunan Ariş Pırlanta’nın öyküsü, Mardin’de başladı. Mücevher sektörüne dededen toruna emek veren, halihazırda dördüncü kuşağın da göreve geçtiği Güzeliş ailesinin mücevhere olan tutkusunu anlatan Ariş Pırlanta, yüzyılı aşan deneyimle günümüze ulaştı.

Ariş Pırlanta, yüzyıllar boyunca sonsuzluğun, gücün, bereketin ve derin duyguların dili olan pırlantayı, uzun yıllar içinde kazandığı usta elişçiliği ile eşsiz zarafet sembollerine dönüştürmektedir. İlk kuruluş yıllarından itibaren yaratıcılığa, yenilikçiliğe ve müşteri memnuniyetine sımsıkı sarılarak çalışan aile, 1959 yılında merkezini İstanbul’a taşıdı. Mücevher tasarımındaki çalışmalar ‘Yenilikçi yaratıcılık’ anlayışıyla artık İstanbul’dan yürütülürken, özellikle pırlantalı mücevherde uzmanlaşırken, 80’li yıllardan itibaren Ariş adıyla kurumsallaşma yolunda adımlar atıldı. Ariş Pırlanta bugün dünya markası olma hedefine doğru ilerliyor.

Ariş çok uzun yıllara dayanan geçmişiyle ülkede mücevher sektörüne önemli katkılar sağlayan bir şirket. Sektörde şu çalışmaları ilk olarak biz yaptık dediğiniz ilkler var mı?

Pırlantalı mücevherin uzman markası olan Ariş Pırlanta, birçok yenilikçi girişimleriyle de sektörünün örnek alınan öncüsü konumundadır. Dünyada uzmanlar tarafından 4C kuralı olarak adlandırılan, kesim, karat ağırlık, renk ve berraklık kriterleriyle değerlendirilen pırlantaya sertifika vererek 5C kuralını uygulamaya koyan ilk mücevher markasıdır. Ariş Pırlanta, e-ticaret konusunda da sektöründe ilke imza atmıştır. 2003 yılında online mağazasını (www.arispirlanta. com) açarak, uygun fiyatlı binlerce mücevheri, sanal ortamda müşterilerine sunmuştur. Bunun yanında ilk broşür, katalog, kutu, poşet vs uygulamalarını hayata geçirdi. İlk kez inovatif tasarımlar ortaya koyan marka oldu. Türkiye’nin pırlantalı mücevher ihraç eden ilk firması olan, Parmak izini altın üzerine uygulayarak mücevheri kişiselleştiren Ariş Pırlanta bugüne kadar fark yaratan birçok koleksiyona imza attı. Ariş Pırlanta Türkiye’yi pırlantanın üstün beyazı olarak bilinen D color ile tanıştırdı.

Tüm ilklerinin yanında Ariş Pırlanta, sektörde yüzyılı devirmiş olan tek tescilli firma. Yüz Yıllık Markalar Derneği’ne yapılan başvuru çerçevesinde Ariş markasının 100 yıllık bir marka olduğu asırlık geçmişi ile resmi olarak tescillendi. Sektörde uzmanlığı pırlantalı mücevher olan firmalar arasında ilk olarak bu tescili alan Ariş, sektörde gerçekleştirdiği ‘ilk’lere bir imza daha attı.

Pırlanta ve diğer değerli taşlar hakkında genel bilgi verir misiniz? Örneğin elmas ve pırlantayı pek çok insan karıştırıyor. Aynı şey mi, aralarında fark var mı? Hangi faktörler bir pırlantanın kalitesini belirler?

Elmas ve pırlanta özünde aynı olmakla birlikte şöyle bir fark bulunmakta; Aslında pırlantanın doğadan ilk elde edildiği haline elmas deniliyor. Elmas, pırlantanın ham halidir. Pırlanta ise elmasın kesilmesiyle oluşur. Kesilerek 57 faset (yüzey) ile şekillendirilerek elde edilir. Elmas ve pırlantanın karıştırılmasının bir sebebi de “elmas” isminin dünyada “rose cut” (gül kesim) adıyla bilinen kesim türüne verilmiş olup, bu kesime sahip mücevherlerin de bu şekilde anılmasındandır.
Pırlantanın değerini belirleyen kriterler rengi, karat büyüklüğü, berraklığı ve kesimidir. Pırlanta almak isteyen bir tüketici iyi bir araştırma yapıp, bilgilendikten sonra, güvenilir bir firmadan alışveriş yapmalı.
Pırlantanın değerini belirleyen 5C kuralına; yani rengine, karatına, kesimine, berraklığına mutlaka bakılmalı. En önemlisi, bu özelliklerin detaylı bir şekilde bilgisinin verildiği sertifikası olmasına dikkat edilmeli.

Mücevher sektöründe son zamanlarda hangi trendler popüler hale geldi? Mücevher modası hakkında bilgi verir misiniz?

2000’li yılların başından beri pırlanta pazarı ülk emizde çok büyüdü. Dünyadaki eğilimlerin, yanı sıra pırlantaya yüklenen sevgi, aşk, sonsuzluk kavramlarının taşıdığı manevi anlamın da etkisiyle pırlanta öncelik evlilik ürünlerinde; özellikle tektaş yüzük başta olmak üzere tüm ürün gruplarında oldukça talep görmeye başladı. Bugün evlilik teklifinin vazgeçilmezi pırlanta tektaş yüzük. Ariş Pırlanta da nüfusun büyük bir kısmı gençlerden oluşan ülkemizde pırlantayı gençler için ulaşılabilir hale getirme konusunda çalışıyor.

Son yıllarda özellikle pandemi ve sonrası dönemde artan bir şekilde, pek çok alanda olduğu gibi mücevherde de doğaya özlemin etkileri görülüyor ve doğadan gelen güzellikler tasarımlara dönüşüyor.

Minimal, hikayesi olan, fonksiyonel ve günün her anında kullanılabilir olan ürünlerin kullanımı günümüz modern dünyasında artıyor. Minimalizm akımı doğrultusunda pırlanta takılarda da artık kot, tişört gibi basit giysilerle bile ile uyumlanacak modern ve spor tasarımlara da ağırlık veriliyor. Minimalizm akımının bir parçası olarak esneklik ve işlevsellik de önemli hale gelerek dönüştürülebilen ve giyilebilen parçalar popülerlik kazanmaya başladı. Kolyeye dönüşebilen yüzükler, bileklik olarak kullanılabilen kolyeler ve çıkarılabilir öğelere sahip küpeler çok yönlülük sunarken, kişisel tarzın ifade edilmesine de katkıda bulunuyor…

Değerli taşlarla yapılan mücevherlerde hangi renkler ve taşlar öne çıkıyor? Hangi renk kombinasyonları veya taşlar daha çok tercih ediliyor?

Zümrüt, safir, yakut, sitrin ve topazlara kadar tüm renkli değerli taşlar yine yükselişte. Pırlantanın zümrüt gibi yakut ve safir gibi renkli değerli taşlarla olan kombinleri tercih ediliyor. Ametist, sitrin, peridot gibi renkli taşların kullanıldığı kolyeler, bileklikler, küpe ve yüzükler tüketicinin ilgisini çekiyor ve tercih ediliyor. Özellikle renkli taşların mücevhere kattığı görsel zenginliğin yanında taşların anlamı ve taşıdıkları enerji tüketicinin ilgisini arttıran etkenler arasında…

Ülkemizde geleneklerimizden gelen bir anlayışla altın aynı zamanda yatırım aracı olarak da değerlendiriliyor. Altın dışında hangi değerli taşları yatırım aracı olarak değerlendirebiliriz?

Belirttiğiniz gibi ülkemizin gerek takı olarak gerekse yatırım aracı olarak bir altın geleneği bulunuyor. Her ne kadar altın geleneği devam ediyor olsa da özellikle 2000’li yıllardan itibaren ülkemizde pırlanta pazarı büyümeye başladı. Bu durum tüketicinin de pırlantaya da bilgisinin ve ilgisinin artmasını, bununla birlikte pırlantanın hem takı tercihlerinde daha büyük pay almasını hem de bir yatırım aracı olduğu olduğunun anlaşılmasını sağladı. Bugün sahip olacağınız iyi özelliklere sahip bir pırlanta taşı iyi bir yatırım aracı olarak değerlendirebilmeniz mümkün…

Ariş’in müşterilere sunduğu farklı ürün ve hizmetler nelerdir? Kişiye özel tasarımlarınız var mı?

Ariş Pırlanta olarak tasarımdan üretime, satıştan satış sonrası hizmete kadar her aşamada kalite ilkemizi, güven ve memnuniyet unsurlarını ön planda tutarak çalışmaktayız. Kişiselleştirilmiş mücevherler, hikayesi olan tasarımlar, ücretsiz bakım hizmetleri misafirlerimize sunuyoruz. Ariş Pırlanta olarak koleksiyonlarımızı hazırlarken hem trendleri dikkate alıyor hem kültürel mirasımızdan faydalanıyor hem modern çizgiler katıyor hem de daha önce yapılmamış olanı yapmak şeklinde bir karma uyguluyoruz. Kişiye özel tasarımlarımız da var elbette. Varolan tasarımların tercih edilen ilavelerle kişiye özel hale getirilmesi sözkonusu olduğu gibi istenen özelliklerde yeni bir tasarım hazırlanması da mümkün olabiliyor.

Hangi demografik gruplar veya kuşaklar belirli mücevher trendlerine daha fazla ilgi gösteriyor? Müşteri tercihlerinde hangi değişimler dikkat çekiyor?

Son 25 yıla baktığımızda dünyadaki eğilimlerin, yanı sıra pırlantaya yüklenen sevgi, aşk, sonsuzluk kavramlarının taşıdığı manevi anlamın da etkisiyle pırlanta öncelik evlilik ürünlerinde; özellikle tektaş yüzük başta olmak üzere tüm ürün gruplarında oldukça talep görmeye başladı. Bugün evlilik teklifinin vazgeçilmezi pırlanta tektaş yüzük. Evlilik alyansı gibi olmazsa olmaz haline geldi. Bunun de vamında pazarı büyütme stratejilerinden biri, tüketicinin pırlanta ile ilgili oluşan eğilimini tüm ürün gruplarına yöneltmek, pırlantayı mümkün olduğunca çok kişiye ulaştırmak. Bu strateji kapsamında nüfusun büyük bir kısmı gençlerden oluşan bir ülkede, pırlantayı gençler için ulaşılabilir hale getirmek gerekiyor. Bu noktada gençlerin alım gücüne göre daha minimal tasarımlar yapılıyor. Genç tasarımlar, trendlere göre çoklu takılabilecek şekilde kombinasyonlarla sunuluyor. Modern ve spor tasarımlarla uyumlanacak tasarımlar yapılmasının sebebi, hem gençlere ulaşabilmek hem de pırlantayı, sadece özel günlerde kullanılan, kasa bekleyen bir takı olmaktan çıkarıp, günlük hayatta kullanılabilir hale getirmek. Değişen tüketici tercihleri; insanların daha doğal, minimal, fonksiyonel ve de hikayesi olan ürünlere yönelmesi sunduğumuz/ sunacağımız ürünlerin belirlenmesindeki kriterlerden bazıları… Son yıllarda koleksiyonlarımızı hayata geçirirken günün her anında kullanılabilir olması, niş ürünler yanında geniş kitlelere, her alım gücüne de hitap edebilecek ürün gruplarından oluşmasına dikkat ediyoruz.

Müşterilerinizin en sık tercih ettiği pırlanta kesimleri veya tasarımları nelerdir? Hangi trendler günümüzde popülerlik kazanıyor?

Belirttiğim gibi en çok tercih edilen ürünlerin başında evlilik ürünleri, özellikle de tektaş yüzükler geliyor. Tektaş yüzüklerde de ağırlıklı tercih yuvarlak kesim. Son yıllarda baget kesimin bir yükselişi sözkonusu oldu. Baget yüzük, küpe ve kolyeler de popüler ve tüketicinin beğendiği tercih ettiği tasarımlar arasında yer alıyor.

Sürdürülebilirlik ve etik pırlanta konusunda şirketinizin yaklaşımı nedir? Tüketiciler, pırlantanın kökeni ve üretim süreci konusunda nasıl bilgilendiriliyor?

Bugünün ihtiyaçlarını gelecek nesillerin ihtiyaçlarından ödün vermeden yaşayabilecekleri şekilde karşılamamız gerekiyor. Bunun bir yolu da doğaya uyumlu yaşamamızı sağlamak. Üretimden başlayarak tüketiciye ürünü ulaştırma noktası ve sonrasındaki atık vs her bir aşamasında çevreye zarar vermeyen, koruyan, iyileştiren çözümlerle hareket etmek gerekiyor. Kuyumculuk sektörü son yıllarda bu konuya oldukça hassasiyet gösteriyor. Bilindiği gibi sektörde imalatın büyük bir bölümü Kuyumcukent’e taşındı. Özellikle atık tasfiyesi konusunda önemli çözümler oluşturuldu. Doğaya zarar vermeden, geri dönüşüme imkan veren yöntemlerle faaliyet gösteriliyor. Ariş olarak biz de geri dönüşümü, atık tasfiyesini geliştirdiğimiz özel teknikler ve yöntemlerle çevreye zarar vermeyecek şekilde gerçekleştiriyoruz.

Pırlanta alırken uluslararası laboratuvarların verdiği mücevher sertifikası olup olmadığı en önemli güvencelerden biridir. Ariş Pırlanta olarak kalite ve güven en önemli ilklerimiz arasında yer aldığından
pırlantanın kökeni ve üretim süreci ile ilgili olarak sertifika güvencesinin yansıra, gerek mağazalarımızda, gerek online bilgilendirme yolu ile tüketiciye bilgi vermekteyiz.

Mücevher bakımı ve temizliği hakkında önerileriniz nelerdir? Pırlantaların ve diğer mücevherlerin uzun ömürlü olması için nelere dikkat etmek gerekir?

Mücevherleri uzun yıllar kullanabilmek, onları en iyi şekilde korumak için bakımının ihmal edilmemesi gerekiyor. Ariş Pırlanta mağazalarında mücevher bakımı yapılmakta olup evde de bakım sağlanabilir.
Bunun için dikkat edilmesi gereken bazı noktalar var; ağır işlerle uğraşırken mücevher kullanılmamalı.
Mücevher güçlü, klorlu deterjanlarla temas ettirilmemeli. Mücevherlerin saklama sırasında zarar görmemesi için kâğıt mendile sararak küçük bir plastik torbada veya kutuda saklamak gerekir. İnci, zümrüt gibi değerli taşların canlılığını kaybetmemesi için hava alması ve ten teması gerektiğinden uzun süre kapalı bırakmamak gerekir. Evde temizlemek için bir birim çok yumuşak ev tipi sıvı deterjanIı ve dört birim soğuk sudan oluşan bir solüsyon hazırlanarak mücevheri yarım saat bu solüsyonda bekletebilirsiniz. Daha sonra yumuşak bir fırça ile mücevheri hassas dokunuşlarla fırçalayınız. Parçaları yeniden solüsyondan geçirip kağıt havlu ile kuruladığınızda mücevheriniz temizlenmiş olacak.

---