Writer: Sevil Balaban
Date: 05/10/2020
Hayvan bakımevi ve rehabilitasyon merkezleri, devlet ya da özel kuruluşlar tarafından işletilen, genellikle sokakta yetişmiş, kayıp olmuş ya da sahipleri tarafından dışlanmış hayvanlara sığınacak geçici bir yer sağlamak için, genellikle 5199 sayılı kanun kapsamında belediyeler, bazen de hayvan hakları savunucularının ve hayvan severlerin desteğiyle kurulan yerlerdir.
Daha yavruyken, çocuklara hediye olarak alınan kedi ve köpekler, büyüdüklerinde ve bakımları zorlaştığında, çoğunlukla evlerinden uzaklarda bir yerlere terkedilirler. Buna vicdanı elvermeyen sahipleri varsa, iyi bakılacaklarını düşündükleri “barınaklara” götürülürler. Oysa bilmezler ki, belli bir sürede yeni yuva bulamayan hayvanlar kısırlaştırılıp, çip veya küpe takıldıktan sonra belediyelerin besleme yaptıkları noktalara bırakılırlar. Fakat çoğu oralardaki hiyerarşide tutunamayıp, kendilerini sokaklarda bulurlar. Halk arasında “barınak” olarak bilinen rehabilitasyon merkezleri, cins olarak tabir edilen, bir petshoptan veya üretim çiftliğinden alınan, heves kaybolduktan sonra da buralara bırakılan hayvanlarla doludur.
Hassas bir hayvan sever olmadan önce bir çoğumuzun yolu barınakları ziyaret etmekten geçer, barınaklara ziyaretten sonra hayvanların bakımevlerinden mümkün olan en kısa sürede sahiplendirilmeleri için elimizden gelen her şeyi yapmaya çalışırız.
Bir defasında kendi gözlerimle tanık olduğum “barınağa bırakma” olayı içimi kanatmıştı. Minicik bir köpekti. Diğer köpeklerin arasına bırakıldığı sıradaki korkusunu anlatmaya kelimeler yetmez. Sırtını tellere dayamış, tir tir titriyordu. Uzaktan da tanıdığım sahibi ile konuşmaya çalıştım, nedenini anlamaya çalıştım. Hatta biraz fevri davrandım…
Köpeğin sahibi ise,kilitlenmiş gözleri ile köpeğine bakıyor ve bana cevap vermek yerine ” Ben hepsinin ayrı ayrı bölmelerde kaldığını zannediyordum” diyordu. O küçük köpeğe nasıl yuva bulabiliriz diye arkadaşlarla konuşup, hayvan daha fazla korkup psikolojisi bozulmadan bir çare bulmaya çalıştık. İki saat kadar sonra başka bir hayvan için tekrar barınağa gittiğimde genç adamı orada gördüm. Gözyaşları içinde köpeğini geri alıyordu. Her “barınağa bırakılma” olayı böyle mutlu sonla bitmiyor maalesef.